-
Alkibiades • Coriolanus - Plutark
1 × 36,00 TL
-
Toplam : 36,00 TL
66,00 TL 88,00 TL
Stokta yok
Stokta yok
Discours sur l’inégalité 1755 Haziranında yayımlandı ve yazarın daha önce Sanatlar ve Bilimler Üzerine Söylem ve onu izleyen tartışma ile kazandığı ününü doğruladı. Eşitsizlik Üzerine Söylem de iİlk Söylem gibi Dijon Akademisi tarafından teklif edilen (1754) ödül için yazıldı. Ama bu kez ödül bir başkasına, Abbé Talbert’e verildi. Rousseau böyle bir sonucu beklediğini “Akademiler bu tür parçalar için ödüller sunmaz” sözleri ile belirtir (Confessions, Liv. VIII.; OEuvres, VIII. s. 277). Rousseau sunumunda sorunun ikinci yarısını büyük ölçüde gözardı eder, çünkü ‘doğal yasa’ düşüncesinin bütününe karşı ikircimli bir tutum gösterir. Bir doğal yasa olduğunu yadsımaz ve zaman zaman kendisi ona başvurur. Gene de Önsöz’de ve ayrıca Toplumsal Sözleşme’nin silinen ikinci bölümünde belirttiği nedenlerden ötürü on yedinci ve on sekizinci yüzyılların ‘doğal yasa’ kuramcılarının onu tanımlama ve belirleme girişimleri konusunda çok kuşkuludur. ‘Doğal yasa’nın ‘doğa durumu’ndaki insan tarafından bilinebileceği konusunda ise daha da kuşkuludur. Gerçekte, Toplumsal Sözleşme doğa durumunun analitik bir soyutlama olduğu, gerçekte insanın değil ama hayvanın durumu olduğu, insanın salt insan olduğu için, Doğa ile karşıtlık içinde Tin olan insanın hiçbir zaman bir doğa durumunda varolmadığı düşüncesine ulaşmış görünür.
Rousseau’nun insanı ussal bir varlık olarak görmesi onu insanı ve kültürlerini yalnızca türlüleşebilir olarak değil ama gelişebilir ve eksiksizleşebilir olarak görmeye götürür. İnsanın “doğa durumu” denilen şey bile gerçekte kültürel bir durumdur, çünkü homo sapiens Doğadan daha çoğudur, Tindir, gelişebilirdir, ve insan için gelişebilmek ancak bir gizilliğin ya da ilkenin, onun kendisinin yapmadığı ama ona verili bir tinsel özünün olmasıyla olanaklıdır. Eksiksizleşebilmek ilke ile bir olan ereği bütünüyle edimselleştirmektir. Buna göre kültür hiçbir zaman dingin olmayan ve hiçbir aşamasında dingin kalmaması gereken her zaman eksik bir süreçtir, ve yurttaş toplumuna özünlü eşitsizlik önceden varolan bir eşitliğin bozulması değil, ama insanın entellektüel, etik ve estetik eğitim sürecindeki kaçınılmaz eşitsizliklerin ve eksikliklerin anlatımıdır. İnsan ancak ereksel olarak, ancak bütünüyle gelişmiş olarak eşit olabilir, ve erek erişilebileceği için erektir. Rousseau insanı ve insanlığı indirgeyen Aydınlanmadan gelişimin iyiliksever despotizm yoluyla değil, ama ancak özgürlük yoluyla olabileceği vargısını çıkarmasında ayrılır. Aydınlanmanın insanı değersizleştiren kuşkucu bakış açısı ile karşıtlık içinde, Rousseau için insan özgür bir varlıktır, ve ancak özgür bir varlık olarak moral bir varlıktır: Neyin iyi, doğru, haklı, türeli ve gerçek olduğunu ona ancak kendi özsel doğası bildirebilir. — Aziz Yardımlı
İçindekiler | ADAMA — 9 |
---|
Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.
G. W. F. Hegel
Tinin Görüngübilimi (SEÇMELER)
ÖNSÖZ • GİRİŞ • DUYU-PEKİNLİĞİ • SALTIK BİLME
Çeviren: Aziz Yardımlı
112 sayfa; 1. Hamur; 170 × 100 mm; KDV %1
Tinin Görüngübilimi Hegel’in ilk kitabıdır. Schelling’e bir mektubuna göre, “kitabın yazılması Jena savaşından (14 Ekim 1806) önceki gece” tamamlanmıştır. Özellikle pragmatik okuma tarafından ve sık sık politik beklentiler zemininde yeğlenen bu çalışmayı Nürnberg’de 1812-1816 yılları arasında üç bölümde yayımlanan Mantık Bilimi (‘Büyük Mantık’), arkasından Felsefi Bilimler Ansiklopedisi (Heidelberg, 1817), ve Tüze Felsefesi (Berlin, 1821) izledi. Hegel daha sonra Tinin Görüngübilimi’ni “bir gençlik yapıtı” olarak kabul etti, kitabın başlığından “Bilim Dizgesinin Birinci Bölümü” anlatımını kaldırdı, içeriğini Ansiklopedi’nin dizgesel yapısı içerisine yeniden uyarladı. Tinin Görüngübilimi’nin yapıtın kendisi kadar ünlü “Önsöz”ü yapıtın kendisinin tamamlanmasından sonra yazılmıştır.
Plutark
Perikles • Fabius
Çeviren: Meriç Mete
120 sayfa; 1. Hamur; 170 × 100 mm
Jean-Jacques Rousseau Plutark üzerine şunları yazar: “Bugün bile zaman zaman okuduğum az sayıda kitap arasında Plutark beni en sıkı kavrayan ve bana en yararlı olan yazardır. Çocukluğumda ilk okuduğum oydu, yaşlandığımda okuduğum sonuncu o olacaktır. Hemen hemen birşey kazanmadan okumadığım biricik yazardır.” (Rousseau, Les reveries du promeneur solitaire, 4.)
İlk kez İtalyanca’ya çevrilen Yaşamlar’ı Batı Avrupa Jacques Amyot’nun Fransızca çevirisi (1559) ile tanıdı. Thomas North’un İngilizce çevirisi (1579) Amyot’nun çevirisi üzerine dayanır. 1683’te John Dryden Yaşamlar’ın Yunanca asıllarından yapılmasını sağladı. Almanca çeviri 1799-1806 yıllarında yayımlandı.
G. W. F. Hegel
Mekanik
(Doğa Felsefesi — I)
Çeviren: Aziz Yardımlı
116 sayfa; 1. Hamur; 170 × 100 mm
Mekanik Hegel’in Felsefi Bilimler Ansiklopedisi’nde Doğa Felsefesinin birinci bölümüdür. Hegel’in kendi sözleri ile yirmi beş yıllık bir çalışmanın ürünü olan Naturphilosophie için Ekler (Zusätze) Hegel’in öğrencisi Karl Ludwig Michelet tarafından düzenlenmiştir. Michelet Hegel’in toplu yapıtlarının 1847’de yapılan ikinci yayımının düzenleyicisidir. Uzay, Zaman ve Özdek kavramlarının çözümlemesi ile başlayan Mekanik bugünlerde “Klasik Mekanik” olarak adlandırılan doğa alanının kavramsal bir çözümlemesini sunar. Genel olarak Fizik başlığı altına düşen görgül incelemeler tümevarım üzerine temellendirildikleri ölçüde gerçek bilgi olmaktan çok olasılık düzleminde kalırlar. Doğa Felsefesi bu görgül bilgiyi kavramsal bilgiye, görgül bilimi gerçek bilime yükseltme çabasıdır. Günümüzde “Bilim Felsefesi” olarak bilinen görgül denemecilik alanından ayrı olarak, Doğa Felsefesi tanıtlamayı hedefleyen yöntemli ve dizgesel bir girişimdir.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.