İndirim!

Analitik Felsefenin Öyküsü — Anat Matar, Anat Biletzki (Editörler)

Anat Matar / Anat Biletzki (Editörler)
Analitik Felsefenin Öyküsü
Çeviren: Meriç Mete
1’inci Baskı; 13,5 × 21,5 cm; 296 sayfa; 1. Hamur
(PDF formatı  Google Play’den edinilebilir.)

285,00 TL 380,00 TL

ISBN: 978-975-397-190-4 Kategoriler: Etiketler: ,

Açıklama

Kitaba Önsözün belirttiği gibi, “analitik felsefenin çoktandır bir bunalım durumunda olduğu tartışmanın ötesindedir”; ve “verimliliği ve giderek genel felsefe topluluğu içindeki meşruluğu bile ele alması gereken sorunlar olmuştur.”
Viyana pozitivizmi ile akrabalık içinde büyüyen analitik felsefenin devrimci karakteri daha başından öylesine açıktır ki, onu yaratan ve büyüten etmenin felsefe tarihinden gelmiş olması pek olası görünmez. Pozitivist ve analist bakış açısından, Platon ve Aristoteles’ten Descartes, Leibniz ve Spinoza’ya, Kant, Fichte ve Hegel’e tümü de felsefe yapmak yerine yalnızca “dil yanlışları” yapmışlardı ve bütün bir felsefe tarihi bilinmesi, okunması bile gereksiz bir çöplüktü. Felsefe yeniden tanımlanmalı, “bilgelik sevgisi” gibi görkemli ve gösterişli hedeflerden vazgeçmeli, anlamsız metafiziği bir yana bırakmalıydı. Felsefenin ne olduğu en sonunda 20’nci yüzyılda Wittgenstein ile anlaşılmıştı: “Tüm felsefe dilin bir eleştirisidir” (Tr 4.0031). Tüm düşünmeden konuşan varlıklar felsefedeki bu büyük linguistik dönüşü kutladılar.
Analitik felsefenin öyküsü biraz daha erken bir tarihte, Moore’un ve onu “closely in his footsteps” izleyen Russell’ın Kant ve Hegel felsefelerine duydukları tepki ile başlar. Analitik felsefenin tüm niteliği onun açılışını yapan düşünürün niteliği tarafından kanıtlanır. Yeni bir gelenek başlatmakta olan analistler 1900-10 arasında bir “önerme realizmi” dedikleri şeyi kabul ettiler. Ama bu deneme başarılı olmayınca ve “çimenlerin reel olarak yeşil” olmadığı anlaşılınca, yaklaşık olarak 1910-30’a arasına düşen dönem boyunca “mantıksal atomizm” ve “ideal dil analizi” olarak bilinen konumlara geçildi. 1930-45 arasına düşen üçüncü evre “mantıksal pozitivizm” evresi, 1945-65 arasına düşen dördüncü evre “sıradan dil analizi” evresidir. Denenecek yeni yol bulunamayınca (ya da belki de tüm konumlar önceden Kıta’da başkaları tarafından kapıldığı için), ve bundan böyle analitik gelenek ne olduğunu anlamada kendisi de sıkıntı çekmeye başladığı için, 60’lardan bu yana sürmekte olan son dönem “eklektik” olarak karakterize edilir. Seçilecek almaşıklar arasında yeğleme yapmak için herhangi bir ölçüt olmadığından pragmatizmden semiotiğe, metafizikten materyalizme, natüralizme, fenomenalizme kadar her tür yenilik (ya da eskilik) denenmekte, analitik gelenek dereceli olarak hak ettiği postmodern karakteri kazanmaktadır.
Analitik “felsefe” felsefenin evrenselliği ile karşıtlık içinde yerelliği, bir tür şovenizmi yeğledi ve “İngiliz Görgücülüğü” olarak bilinen öznel idealizm kültürü içinde kaldı. Bu “öznel idealizm” bilincin dışına çıkamamakla ünlü iken, analitik gelenek sözde dil analizinde tam olarak aynı şeyi yaptı, dünyaya dokunmadı. Bu düzeye dek, analitik geleneğin “dünyaya ilgisizliği” keyfi bir seçim değildir. Her şey bir yana, analitik gelenek felsefede bir ilerleme değildi çünkü felsefe tarihine ait değildi ve Wittgenstein’ın “felsefede ilerleme düşüncesi bir sabuklamadır” görüşüne uygun davrandı.
Analitik felsefenin saçmalıkları en sonunda insan Usunun saçmalıklarıdır, ve Usun kendini tanımak için kendini bütünlüğü içinde tanıması, usdışını da tanıması gerektiği açıktır. Analitik felsefe bu udışını geliştirme görevini üstlenen çeşitli eğilimlerden yalnızca biridir. Eğer analitik felsefe olmamış olsaydı, bu işi başka bir analitik felsefenin yerine getirmesi gerekecekti.

— Aziz Yardımlı

Ek bilgi

İçindekiler

Katkıda bulunanlar 9
Önsöz 11
Bölüm I Giriş
1 Analitik felsefe: ne, nereden ve nereye? 17
P.M.S. Hacker
Bölüm II Plan
2 Analitik felsefede analiz 51
Peter Hylton

3 Bir biçem sorunu olarak analitik felsefe 70
J.J. Ross

4 Analitik felsefe: romantizme karşı rasyonalizm 84
Anat Matar

5 Özne, normatif yapı ve dışsalcılık 101
Mark Sacks

6 Pozitivizm olmaksızın görgücülük 120
John Skorupski

7 Ruhbilimselcilik ve anlam 135
Yemina Ben-Menahem
Bölüm III Kahramanlar
8 Frege, semantik ve çift tanım çizgisi 153
Juliet Floyd

9 Giderme olmaksızın analiz: Russell’ın “Belirtme Üzerine”sinin felsefi önemi üzerine 181
Gilead Bar-Elli
10 Algı: Moore’dan Austin’e 197
Ruth Anna Putnam

11 Wittgenstein: analitik felsefeci? 213
Anat Biletzki

12 Dilin yalnız bekçisi olarak Wittgenstein 225
Yuval Lurie

13 Heidegger, Carnap, Wittgenstein: hiçlik üzerine kuru gürültü 242
Eli Friedlander
Bölüm IV Geleceğe bir göz atış
14 Kripke’nin realizmi ve Wittgenstein’ın realizmi 257
Hilary Putnam

15 Kim analitik felsefeyi öldürmek üzeredir? 270
Jaakko Hintikka
Sözlük 287
Dizin 290

Değerlendirmeler

Henüz değerlendirme yapılmadı.

Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.